Kod Okuryazarlığı Geleceğin Türkiye’sini Değiştirebilir!

Son yıllarda artan akıllı telefon ve tablet satışları ile birçok kişinin ilgisi bu cihazlardaki çeşitli yazılımlara ve akıllı telefon ile tabletlerde kullanılan işletim sistemlerine yoğunlaştı.

Günümüzde yazılım konusunun popülerliğinin artışı yanında insanların bu alana olan merakı ile bazı kavramlar giderek popülerliğini arttırmaya başladı. Birçok mesleğin yazılım ile direkt ilgisi olmasa da artık kod okuryazarlığı kavramının gün geçtikçe hemen hemen her sektöre doğrudan ya da dolaylı bir şekilde etkisini arttırdığını söyleyebilirim.

Kod okuryazarlığından kısaca bahsetmem gerekirse bu özelliğe sahip kişiler internet alemine yeni ürün sunabilir. Steve Jobs’ın dediği gibi “herkes programlamayı öğrenmeli, çünkü insana nasıl düşünmesi gerektiğini öğretiyor.” Sanırım Steve Jobs’ın bu sözü aktif olarak kod yazmasak da kod okuryazarlığı konusunun önemini yeterince açık bir şekilde ifade ediyor.

Yazılım denildiği zaman birçok kişinin aklına o klişeleşmiş, muhakkak evin garajında sabahlayan, saatlerce, günlerce, aylarca kod yazan kişiler geliyor. Peki, ülkemizde dünya çapında yazılım yapılamamasının sebebi birçoğumuzun evinde garaj bulunmaması mı? Tabi ki hayır. Bu alanda kaliteli işler çıkmamasının bir nedeni eğitim iken diğer nedeni ise yurtdışında gerçekleşen yazılım yatırımlarının ülkemizde henüz tam anlamı ile gerçekleşmiyor oluşu.

Eğitim çok önemli

Yukarıda bahsetmiş olduğum kod okuryazarlığı konusundaki en kritik konu aslında eğitim. Burada eğitimden kastım sektör çalışanları veya yazılım öğrencileri için düzenlenen çalışmaları kastetmiyorum. Üzerinde durulması gereken konu bir önceki nesli hedefleyen projeler. Bu projeler yazılıma ilgi duyan gençlerin erken yaşta sektördeki deneyimli kişiler tarafından eğitilmesi ve eğitimlerini ve kariyerlerini bu alanda yönlendirebilmelerine yönelik bir eğitim.

Birçok yabancı ülkede bu alanda hem şirketlerin hem de hükümetin destekleri ile oluşturulan yazılım projelerine, kamplarına ve bu alanda ilerlemek isteyen kişilere verilen eğitimlere rastlarken, ülkemizde şirketler iyi yazılımcı yetişmediğinden yakınsalar da bu ve benzeri atılımları maalesef göremiyoruz.

Yazılıma ilgi duyanların internet üzerinden erişebildikleri codeacademy, threehouse gibi platformlar olsa da takdir edersiniz ki böyle bir yolla yazılım geliştirmek hem çok uzun zaman alacak hem de yazılım kalitesini belli bir seviyenin altına itecektir. Yani tüm bu yazılanlardan sonra kod yazmanın, yazılımcı olmanın hiç de kolay olmadığını; ciddi bir altyapı, emek, mesai ve sabır gerektirdiğini çok net bir şekilde görebiliriz.

Son olarak ülkemiz adına bir özeleştiri yapacak olursak hem eğitim hem de online dersler noktasında yurtdışında gerçekleşen aktivitelerin seviyesine ulaşabilmek için çok uzun bir yolumuz var. Ancak bugün bulunduğumuz nokta ise ümitsiz değil. Bu sebeple artık ülkemizde faaliyet gösteren şirketlerin ve devletin bu alana ciddi yatırımlar yaparak gelecek kuşağı bilgilendirmek ve eğitmek üzerine ciddi hamleler yapması gerekiyor.